Wednesday 3 February 2010

Gün 6 - 7 Ocak 2010

0530’da kalkis ve tras. Bu defa kafayi da kaziyorum. Bilenler bilirler, askerde kafa kazimak yasak, kafa kazimaktan gectim, 3 numara bile yasak. Uzman cavuslardan biri bu hâlimi görünce zaten söylüyor, ben de „hep böyleyim“ diyorum, ki yalan degil. O da „demeyesin dönünce Y. uzman benim askerde kafami cascavlak etti!“ diye karsilik veriyor saka yollu. Yasak olmasinin nedeni sonradan ögrendigim üzere eskiden kafa kazitmanin bir ceza uygulamasi olmasi. Neyse, akabinda standart prosedür, yemekhâne önünde sayim, kahvalti (kutu visne receli, kutu beyaz peynir, 5-6 zeytin, cay). 0730’da ictima alanina geliyoruz, tam 1 saat ayakta bekliyoruz. Askerde zaten herhalde hesaplamis olsam 21 günün rahat bir haftasi bekleyerek gecmistir. Bekleye bekleye gelecegimiz yer de 0830’daki mintika temizligi.

0900’a dogru gene alay tören alanina uygun adim, 1130’a kadar tören provasi. Bugün artik son gün oldugu icin tam anlamiyla gören prova ediliyor, yani masalar gelmis, örtülü, silahlar dizilmis vs. Sirasiyla 3 defa komutanin önünden geciyoruz, arada adimlari uyduramayanlarin manga numaralarini alip yerlerini degistiriyorlar. Sirada beklerken yapacak bir sey yok tabii, kisik sesle muhabbet ediyoruz. 1140’ta buradan cikip gene uygun adim tabur ictima alanina, 1220’ye kadar serbestiz, 1230’da da ögle yemegi (tavuk corbasi, nohutlu pilav ve mandalina).

1315’te ictima, 1400’e kadar gene ayakta dikiliyoruz, sonra –evet nasil da bildiniz?- tekrar uygun adim gören alanina. Bu sefer tabur degil, alay komutani geliyor ve tören bir defa daha bastan sona prova ediliyor. 2 defa yemin provasi yaptik, 3-4 defa yürüyüs provasi. Numaralari alinanlar ictimada ayri bir grup olusturmuslardi, onlari baska bir yere, arka siralara dagitiyorlar. Alay komutani da bazi degisiklikler yapiyor. 1640’ta prova bitiyor, oradan bavullari biraktigimiz depoya gidiyoruz, bavullari aliyoruz, 1700’de bavullarla birlikte kogustayiz. Normalde carsi izni sadece hafta sonu, fakat yemin töreni oldugu icin Cuma ögleden sonrayi da katiyorlar bu hafta. Bavullari Persembe’den alisimiz o yüzden.

1730’da aksam yemegi (corba, tas kebabi benzeri bir yemek, kafa basi 60g paketlenmis tahin helvasi – tabii yemeyenlerinkini toparlayanlar icin gecerli degil bu miktar). 1930 ictimaya kadar kogustayiz, hafif siyasi muhabbet dönüyor ama bizim karsi kogus gibi degil. Bu koguslar arasindaki farklar ilginc, bizim kogus,daha ziyade tavuklardan olusuyor, saat 2100, bilemediniz 2200 gibi yatiyorduk. Karsidaki kogus ise her gece, ama cidden her gece Türkiye’yi kurtariyordu, en az saat 1-2, artik muhabbetin siddetine göre.

Neyse 1930 gene ictima, akabinde yemekhânede komutan saati. Girdikten biraz sonra belirli isimler okunuyor, arada benim de ismim var, “nedir ne oluyoruz?” derken disari cikiyoruz. Megerse kötü bir sey degilmis, bütün yüksek lisans ve doktora sahibi askerleri toplamislar. Tugay komutanligina gittik, orada isim, soyad, üniversite, meslek vs. kaydi yapildi, herhalde gün olur, ihtiyac olur diye. Planlamadan sorumlu kidemli üstcavus ile biraz sohbet etme imkâni bulduk. Bu asamada askerin “her isini kendi yapmasi” durumu da tekrar kendini gösterdi. Mesela bu üstcavus topcu, topculuk konusunda gayet bilgili ve becerikli, fakat isi planlama. Dahte’lerin bütün egitim programlarini, 3 haftalik plani o yapiyor. Sonucta güzel bir deneyimdi, en azindan cevre edinmek acisindan.

Cikista direk kogusa geldik, 2130 gibi tekrar bir banyoya gittik. Erken gittik tabii ilk turda girebilmek icin ama yarim saat kapida bekledik sirada, 2200’de acildigi icin. Öte yandan sonradan bunun gerekli olmadigini da ögrenecegiz, 2230 gibi gitmek aslinda daha mantikli, ilk yiginti yikanmis cikmis oluyor, rahat rahat isini görüyor insan. Neyse bizde gene sol duslarin hepsi cavus vs. tarafindan tutulmustu. Ilk girdigim kabinde musluktan sicak su gelmedi, ciktim, baska birine kapagi attim, orada geldi de yikanabildim. Akabinde biraz telefonla konusma, biraz gazete okuma derken saat 2315 gibi yatis.

1 comment:

  1. Selamlar;
    Nisan 2010 donemi icin bende muracaat ettigimden yazilarinizi ilgi ile takip ediyorum. Yazi kabiliyetiniz acikcasi beni etkiledi.Acikcasi yurtdisinda yasayan birisinden boyle akici, duzgun bir yazi beklemiyordum. Gerci gunlugunuzun icinde yuksek lisans yaptiginizdan bahsetmissiniz ama yine de lisans yapmak ayri yazabilmek cok ayri seylerdir. Tekrar tebrik ederim. Ayrica yazi dizinizin devamini umarim ihmal etmezsiniz.
    iyi calismalar

    ReplyDelete