Sunday 7 February 2010

Gün 18 – 19 Ocak 2010

0540 kalkis, tras, postal temizligi, giyinme... 0630 ictima ve kahvalti (10 kadar yesil-siyah karisik zeygin, patatesli soguk börek, 1 kalip taze kasar ve cay). Buradan ictima alanina, silah alip uygun adim talim sahasina. Cephane de sandiklar icinde geldi, yani bugün atis yapacagiz demek bu. 3 manga beserli gruplar halinde sirayla bir agac cerceveye gerilmis carsafa nisan kâgitlarimizi igne ile tutturduk. Atis yapilan yer daha muhkem ve asil talim sahasi ile irtifa farki var. Yani biz durdugumuz yerden atis yapanlari göremiyoruz, fakat haliyle kus ucusu mesafe belki 10m civarinda oldugu icin onlar yukarida atis yaparken asagisi da bayagi inliyor.

Neyse, atis sirasi gelen besli yukari cikiyor, önce gidip hedef tahtani yerlestiriyorsun. Sonra geri dönüp tahtanin karsisinda yere yatiyorsun, cünkü dövizli asker olarak sen 6 mermi atacaksin, hepsini de yatarak. Uzaniyorsun, basinda kisa dönem askerlik yapanlardan biri duruyor. Sarjör takiliyor, mermiyi namluya sürüyorsun, bastaki komutanin „atis serbest!“ komutu üzerine yattigin yerden pespese 6 mermiyi atiyorsun. Tüfekten firlayan kovanlar da toplaniyor. Zaten heyecanli oldugu icin insan 6 mermiyi nasil attigini da tam anlamiyorsun. En azindan ben bilhassa ilk 2-3 mermiyi nasil attigimi anlamadim. Iste göz-gez, arpacigin üst silme noktasi, hedefin alt kenari, tüfege hakimiyet esaslari, omuz bosluguna yerlestir, iyi kaynak yap, nefes kes vs.vs. bütün bu noktalara dikkat edeyim diye düsünürken bir de bakmissin atmissin 2-3 mermi. Sonra tam „isinmaya basliyorsun“, orada da mermin bitiyor zaten. "Yahu parasi neyse verelim, bir tur daha atalim!" dedik, olmadi :o) . 6 merminin hepsi ayni yerden hedef kâgidini deldiyse cok iyi nisancisin demek. Ben ilk 3 mermide kenar uzunlugu 3-4cm’lik bir ücgen cikarmisim, sonra herhalde isindigimdan olacak son 3 mermi hep ayni yerden. Atis bittikten sonra basindaki asker beyaz bayrak kaldiriyor, sen daha kalkmiyorsun yerinden, yatarak bekliyorsun. Önce sarjörü cikartiyorsun, tüfegi kurup bos tetik düsürüyorsun, kalk emri üzerine kalkiyorsun. Gidip hedef tahtani alip tekrar asagiya iniyorsun, bu esnada bir sonraki besli cikiyor. Asagida komutan hedefte actigin delikleri isaretliyor, atis yaptigina dair imza atiyorsun, bütün olay bu.

Ilginc bir sey bazilarinin nasil nisan aldigi. Ideal durumda herkesin hedef tahtasinda 6 delik var. Gayet saskinlik verici bir sekilde bazilarinin mesela kâgidinda hic delik olmuyor, bazilarinin kâgidinda ise mesela 9 delik oluyor. Yani kendi kâgidini iskalayanlar var, bir de kendi kâgidini iskalamayi birak, yandaki nisan kâgidina ates edenler var. Neden savas halinde askere ancak kadinlara sira geldiginde alinacagimizin acik göstergesi herhalde bu durum.

Hava yagmurlu oldugu icin bir sundurmanin altina giriyoruz, silah sök tak islemi. Burada gayet araya sokusturdugum Hasbi Tembeler’deki cavusu andiran üstegmenin bizimle eglenmesi olayi var. Hasbi Tembeler’deki cavus asagidaki karikatürlerde tanitiliyor:





Sundurmanin altindayiz demistim, silahlari söktük. Üstegmen herkesi sirayi ve hizayi bozmadan disari cikardi. Sol kolunu sag kolunun altindan gecirip sol eliyle burnunu tutturdu herkese. Bu halde herkese „egilin!“ dedi, egilmis halde de „oldugunuz yerde dönün!“. Anladiniz tabii, döndürdü döndürdü, sonra „geri dön silah tak!“ emrini verdi. Tabii bir anda geri dönmeye kalkinca basi dönen bir sürü adam aninda yere yapisti. Ben olayin nereye varacagini anlamistim, o yüzden cok dönmedigim icin geri kosabildim, bütün takimda silahi ikinci topladim. Ilk 10’u disari aldi, 15 dakika istirahat verdi, digerleri söküp takmaya devam ettiler. Bu aksiyona cok sinirlenenler de oldu, fakat gayet tekdüze gecen günlere biraz renk de getirmedi degil.

1200 gibi tüfekleri cattik, uygun adim yemekhâneye, ögle yemegi (ezogelin corma, sehriyeli pilav, patates püreli et, cacik ve 2 tane yerli muz). Yemekten sonra internete gittim, yalniz kapaliydi. 1330’daki ictimaya kadar telefonla konustum, 1400’te uygun adim ictimayi müteakiben talim sahasina gittik. Oradan uygun adim konferans salonuna. Yagmur yagiyor. Yarin gelecek olan EDOK komutani icin prova yapiyoruz. Oturduk gösterilen yerlere, 1500-1630 arasi bekledik oturdugumuz yerde. Arada daha önce bahsettigim tugay komutani geldi, bakti herkes öksürüyor, adamin morali bozuldu resmen.

1630 gibi cikip uygun adim ictima alanina geldik, 1700’ye kadar serbestiz. 1700’de aksam yemegi (iskembe corbasi, buldur, et, portakal). 1800’de ictima alanindayiz, gece egitimi alacagiz. Bunun da sadece adi egitim kaliyor, yürüyerek talim alanina gidiyoruz, orada 1 saat geyik dönüyor, gece egitimi nâmina hicbir sey söylenmeden 1850 gibi siraya girip adi adim dönüyoruz. 2000’de koguslarda sayim var, oraya kadar serbestiz. Iki bardak balli cay iciyorum, ilk nöbet (2000-2200) benim. Bayagi kötü öksürügüm var. Toz vs. konusunda hassassan yaninda eczanelerde satilan basit bir maske getirmen bile cok rahat etmeni (hele de gece yatarken) saglayacaktir. Neyse, 2225 gibi banyoya gidiyorum, meger bugüne kadar 2130’da gelip bosuna dikiliyormusuz. Ilk dalga yikandiktan sonra bayagi bosaliyormus. Arkadan kosturan da olmadigi icin gayet rahat bir sekilde yikaniyorum. 2300 gibi de yatiyorum.

No comments:

Post a Comment